بِسْمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحْمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ

أَلَمْ يَعْلَم بِأَنَّ ٱللَّهَ يَرَىٰ ١٤

Bilmez mi ki; Allah gerçekten görmektedir?

– İbni Kesir

كَلَّا لَئِن لَّمْ يَنتَهِ لَنَسْفَعًۢا بِٱلنَّاصِيَةِ ١٥

Ama bundan vazgeçmezse; andolsun ki; onu alnından tutup sürükleriz.

– İbni Kesir

نَاصِيَةٍ كَٰذِبَةٍ خَاطِئَةٍ ١٦

Yalancı, günahkar alnından.

– İbni Kesir

فَلْيَدْعُ نَادِيَهُۥ ١٧

Öyleyse topluluğunu çağırsın dursun.

– İbni Kesir

سَنَدْعُ ٱلزَّبَانِيَةَ ١٨

Biz de zebanileri çağırırız.

– İbni Kesir

كَلَّا لَا تُطِعْهُ وَٱسْجُدْ وَٱقْتَرِب۩ ١٩

Sakın, sen ona uyma. Secde et ve yaklaş.

– İbni Kesir

AYARLAR
Okuyucu